Amannnnn. En nihayet yeni evimize geçtik. Geçen hafta Pazartesi günü taşımacılar geldi, bizde Esma ablamızla beraber yeni eve gidip temizlik yaptık, taşımacıları bekledik. Adamlar saat 15.30'da gelmezmi! Üstelik bazı eşyalar kapılardan sığmadı, sonra her koliyi getirip koridora bıraktılar. O arada da gardıroplar, İdil'in yatağı gibi montaj işleri olduğu için onların başında yerlerini tarif etmek için kaldım. Sonra kolileri açıp açıp yerleştirdik. Allah razı olsun abimle yengem çay ve poğaça yapıp getirdiler. İlaç gibi geldi.Saat 20.00'da artık evden çıktık anneme gidip yattık. Salı tekrar eve geldik, sağolsun ablamda geldi yardıma kalan işleri yaptık. Semih doğalgaz-su-elektrik-telefon-kablolu yayın-muhtarlık işlerini halletti. Saat 16.00'da iş bitti, çay demledik o sırada abimle yengemde annemi alıp geldi, hep beraber EN NİHAYET püfür püfür esen çam ağaçlarının ve incir ağacının gölgesindeki balkonumuzda çay içtik. Akşam Esma ablamızı eve bırakıp anneme gittik. Boya kokusu hafiflesin diye Pazar gününe kadar annemde kalmaya devam ettik. Pazar günü sabah 09.30'da annemde kalan eşyaları taşımaya başladık. Saat 14.00'te bitti. Kalkıp Migros'a alışverişe gittik. Evde hiçbir şey yoktu. Geldik, ablamın doğum günü olduğu için annemle Deida Tsira'yı da alıp ablama çaya gittik. Orada İdil'imiz uyuyakaldı bizde o uyanana kadar saat 18.10'a dek bekledik. Sonra annemleri evlerine bıraktık. Deida Tsira başladı mı ağlamaya ben İdil'siz nasıl duracağım diye!! Haydii bende başladım. Eve geldik saat 19.00 oldu, oynadık konuşuk, uyku saati geldi İdil illede yattığı odayı ve yatağını aradığı için ÇOK AĞLADI. Bende kızımı evindeki ilk günü ağlattım diye ağladım. Yani çok AĞLAK bir gün geçirdik.
Ertesi günü Pazartesi süt iznim olduğu için evdeydim kızımla ilk defa YALNIZ. Gece saat başı kalktı yerini yadırgadığı için. Sabah İLK KEZ 08.30'da kalktı. Onu yedirdim, sonra kendime kahvaltı hazırladım, kızıma da peynir yedirdim. Benim gibi peyniri seviyor.
Saat 10.00'da yattı 11.30'a kadar YATAĞINDA uyudu, o arada bende yemek yaptım, kızıma İLK SEBZE ÇORBASInı yaptım. Kalktıktan sonra yarım saat kadar yürüyüş yaptık ara sokaklarda. Eve gelip sebze çorbasını yedik, önce kaşıkla yemedi, suyunu biberonla verdim. Bayağı içti. Ondan sonra tanelerini ezerek suyuyla beraber kaşıkla verdim pek sevdi. Sonra saat 14.00'te yattı 15.00'e kadar uyudu.
O arada doğalgaz açmaya geldiler. Sonra saat 16.00'da mızmızlanmaya başladı ne yaptıysam kar etmedi. Ne balkona çıkarmadığım kaldı, ne arabada durdu ne ana kucağında yattı. Saat 20.30'da Semih gelene kadar kollarım koptu İdil'i taşımaktan. Akşam gene içini çeke çeke ağladı. Ben bu sefer ağlamadım. Kızımı uzun süredir Kazım Koyuncu şarkıları ile uyutuyorum. Eve geldiğimiz ilk gece cd'sini çaldım o da uyudu. Artık her gece cd çalıyoruz ben de söylüyorum İdil'de uyuyor. Dün ilk kez sabah anneme bırakıp akşam aldık. Bu sefer de annemin evi yadırgamazmı zilli!!!! Hiç uyumamış gözleri kıpkırmızı ağlıyor duruyor. Sonra kucağıma aldım sakinleşti. Eve gidince uyutmayı denedim baktım uykusu var ama uyumak istemiyor. Ben banyo yaparken Semih onunla oynadı rahatladıktan sonra 21.30'da uyudu ve İLK KEZ gece hiç kalkmadan sabah 05.30'a kadar uyudu. Sabah kalkıp mama verdik ve anneme getirdik. Artık çocuk daha huysuzlanmasın diye annemler bize gelip kalacak.
Bu arada POTUK'un eve alışması daha kolay oldu. Pazar günü annemden eşyaları taşırken çok huzursuz oldu, onu bırakacağız zannetti. Sonra gelip Potuk'u aldık yeni eve geldik. İçeri bir daldı ev yabancı, eşyalar tanıdık ama koridorlar yabancı. Bir ara Z biçimi koridorda kayboldu, kuyruk sallana sallana evi kokladı. Biz de o sırada onu evde bırakıp Migros'a gidince çok korktu. Sonra geldiğimizde deli gibi üstümüze atladı. Önce eve alışmadığı için çalan kapıya havlamadı ilk gün ama artık bayağı alıştı balkondan kapının önündekilere havlıyor.
Bakalım önümüzdeki günler neler yaşayacağız.
Görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder