24 Aralık 2010 Cuma

Teslim olmuyorum


Tüm mevzu nerden çıktı hiç bilmiyorum... Bir kaç gündür Minik Ariel diye sayıklamaya başlamış. Daha geçen hafta yılbaşı hediyesi diye çok istediği Tinker Bell ve Rosetta bebeklerini aldık Deida'sıyla.

Verirkende

"Bu artık son. Başka oyuncak almayacağız sana. Çünkü çok oyuncağın var. Artık kitap alacağız" dedim.

Ev halkına ki bu sadece oyuncak alan Deida olduğu için ona, day'cıma, Zerra'cıma ve Teyzemize de söyledik. Sağolsunlar kırmadılar, "tamam artık oyuncak almayacağız" dediler.

Hafta başında ablam bize geldiğinde

"Teyzecim sen bana Minik Ariel alır mısın?" demiş.

Ablam da "Ne Ariel'i kızım?" diye sormuş.

Bu bizim fettan şıllık 1 saat işte şöyle böyle diye anlatmaya çalışmış, tabii anlatamamış. Ablam "Nerden bulacağım kızım ben Minik Ariel'i? " deyince taaa geçen sene kışın gittiğimiz Madrid Sirki'nden çıkışta Jo.ker'den aldığımız Barbie Pettit Club bebeğini söylemiş.

"Hani annemle ve senle Sirk'e gitmiştik. Ordan çıkınca oyuncak dükkanına girmiştik, işte ordan aldığımız kabuk içinde Minik Ariel bebeğini istiyorum" demiş.

YUHHHH! 4 yaşındasın ve 1 sene evvel bir kez gittiğin, yarısından fazlasında uyuduğun, palyaçodan hoşlanmadığın Sirk'i ve ordan sonra gittiğimiz oyuncakçıyı hatırlıyorsun!

Bununla kalsa iyi.

Bu bebeğin mavi saçlı olanından zaten Burak Amcasıyla Aylin Ablası doğum gününde almıştı. Adını da "Malatay" koydu, ne demekse? Yani bu Minik Ariel'den evde zaten 1 tane var.

Ablamı dün telefonla arayıp durmuş ve "Minik Ariel" aşermiş. Tabii bunu duyunca akşam ona artık oyuncak almıyacağımızı, zaten kendisine bir sürü yeni kitap aldığımızı söyledim. Ses çıkarmadı.

Sabah günlük olağan Calliou sonrası telefon konuşmamızda boyama yapıyormuş onu anlattı.

Az evvel Deida'yı arattı.

"Bu kız Minik Ariel isteyip duruyor. Sen al, ben sana vereyim parasını ne olur! 2 gündür yedi beni! Sen ara annemden izin al dedi. Hadi izin ver de alalım"

"Almayacağız ya, anlaştık ya! Ver sen onu bir telefona"

Ordan sesi geliyor

"Ben konuşmak istemiyorum"

Uyanığa bak!

Deida'ya "Sen söyle kargocuya getirsin. Ben onu kapıda beklerim, anneme göstermem saklarım merak etme" bile demiş. Kumpasa bak!

Zorla telefona gelince ona

"İzin verdin mi annesi?" diye sordu

"Vermedim kızım. Annecim ama anlaşmıştık biz seninle.. Artık oyuncak yok dedik. Hem sende zaten var. Burak'la Aylin sana mavi saçlısını aldılar ya kuzum"

"Ama Malatay tek başına yaşayamaz ki!"

"İyi de Malatay zaten tek başına yaşamıyor, bizimle yaşıyor! O yüzden Minik Ariel falan yok. Artık kimseden isteme Minik Ariel falan. Söz mü?"

"Söz"

Laf olsun da..

Çok pahalı değil aslında ama Burak'ların aldığı da çantada diğer ölü oyuncaklar gibi yatıyor. Günde 156 kez yere saçılıyor, bizim tarafımızdan toplanıp tekrar çantaya konuyor, tekrar dökülüyor vs.

Teslim olmak yok! Kahrolsun Minik Ariel'ler:)D

23 Aralık 2010 Perşembe

Annenin kitaplığına yeni eklenenler

Tabii kendime de yeni kitaplar aldım.

Artık karar verdim. Latin Amerika Edebiyatı bana hitap ediyor. Kim yazsa..
İlk kez okuyacağım yazarlar

Carlos Fuentes - Sefer
Rudolfo Anaya - Kutsa beni, Ultima ve Alburquerque Yılanının Dansı

Daha evvel okuyup beğendiğim
Mario Vargas Llosa - Masalcı
ve yenilerde okuduğum Körlük'le beğendiğim Jose Saramago - Manastır Güncesi
Mucizeler Dükkanı ile bayıldığım Jorge Amado - Tarçın Kokulu Kız

Yeni başladığım (Kazancakis dışında tabii) Yunan Edebiyatından ilk kez okuyacaklarım
Leon Sciaky- Elveda Selanik
Nicholas Gage (Cage değil) - Eleni
Kostas Tsolakidis - Belki Bir Gün Dönerim

Sadece serviste işe gidip gelirken okuyabiliyorum ama bu bile yetiyor. Şimdilik İdil bana onunlayken kendi kitaplarımı okuma izni vermiyor ama o büyüdüğünde ikimizinde oturup kendi kitaplarımızı okuduğumuzun hayalini kuruyorum.

İdil'in kitaplığına yeni eklenenler

Biri beni durdursun!
Her kadın gibi alışverişi çok severim ancak uzuuuun zamandır pazar takılıyorum. Sadece pantalon vs mağazadan alıyorum. Pazardan ucuz alıp durunca mağazalarda ne görsem pahalı geliyor. Sadece kitap alırken parama acımıyorum. Bu kadar kitap alıyorum ama kütüphanem var mı? YOK! En kısa sürede bu işi halledeyim. Bakar mısınız kitap deyip pazardan başlıyorum. Ne olacak benim bu halim?
Neyse, İdil'e yeni aldığım kitaplar

En son aldığım Çilek Kız ve Winnie the Pooh kitaplarını çok beğenince serinin devamını aldım.
Çilek Kız'ın Bale Resitali
Çilek Bahçesinde Çay Partisi
Çilek Kız Kampa Gidiyor
İlk Çilek kız kitabını hem Çilek Kız seviyor hem ucuz diye aldım ama bu kitap hoşuma gitti. Çilek Kız'ın arkadaşı yanlışlıkla Çilek Kız'ın yeni aldığı ve ona ödünç verdiği gözlüğünü kırıyor, Çilek Kız ona kızar diye korkup söyleyemiyor, vicdanı rahat etmiyor, arkadaşına danışıyor, sonra gerçeği Çilek Kız'a söylüyor. Çilek Kız'da ona isteyerek olmadığını, kaza olduğunu ve kızmadığını söylüyor. Mesajlar güzel, çizimler güzel. Serinin devamını aldım yani.
Winnie the Pooh ise mesajlar değil ama kitap çizimleri güzel diye alındı ve de ucuz.
Winnie'nin Süpriz Sepeti
İyor ve Dostları
Winnie the Pooh Rüzgar
Winnie the Pooh Mevsimler

Jemima Pamuk Ördek masalına ise bayıldık. Çizimleri- öyküsü bir harika. Tabii devamını almak zorundaydım.
Tavşan Peter'in Masalı

Prenses sever İdil'e o kötü T.imaş yayınlarını unutturmak ve hikayenin orjinalini okumak adına aldığım seri
Güzel ve Çirkin- Bella
Cindrella
Ariel
Hep istediği ama bir türlü filmini bulamadığım Jasmine-Alaaddin

Bunun dışında bulduğum güzel öykü kitapları
Mutlu Suaygırı
Ayıcık ve Ben
Matematiği sevdirmek için kullanmayı düşündüğüm
Mickey ile Matematik

Hepinize iyi okumalar.

22 Aralık 2010 Çarşamba

Ne keyifli haber aldım az önce!

Bir arkadaşım var, sık sık görüşmesekte her görüşmemizde kaldığımız yerden devam edebildiğimiz, "aramadın" tribine girmediğimiz, görüşmesekte, telefonlaşmasakta aklımızda hep ötekinin bir yerinin olduğu bir arkadaşım.
Bu arkadaşımın ciddi ve sıkıntılı sağlık sorunları oldu, önce babası kansere yakalandı, rahmetli çok huysuz olduğundan, sağlığında da bu zavallılara çok çektirdiğinden, hastayken duble kapris olmuştu. Vefat ettiğinde arkadaşım işten ayrıldı ve annesine yardım etmeye başladı.Sonra arkadaşımın beyninde ur çıktı. Alınması sakıncalı olan ancak tiroidine baskı yaptığından ne yese hakikaten kilo alan bu arkadaşım kendi azmiyle 2 senede tam 75 kilo verdi ve tığ gibi oldu. Tabii bu 75 kg sonucu vücudunda sarkmalar oldu, devlette estetik oldu ancak hem tiroidleri hem beynindeki ur sonucu iyileşmesi çok uzun ve sıkıntılı oldu. Sonrasında lüzumsuz birine karasevdalandı, hemde ne sevda. Adam askerdeyken bana bile telefon açtırdı adam izinde mi yalan mı söylüyor diye...
Adam işe yaramazdı.Hem annesi hem ben başının etini yedik, "ayrıl ayrıl" diye. O dönemde biz annemle beraber oturmaya başladık, sonra baba evimizi kapatıp bizim eve taşındık, benim sağlık sorunlarım vs. derken bir süre arayamadık birbirimizi. Sonra annesini aradığımda evlendiğini öğrendim, başka biriyle, bir askerle. Yaşlarımız yakındır birbirine. Annesinden telefonunu aldım, konuştuk. Mutluydu, huzurluydu, eşini seviyordu, eşi de onu seviyordu.
Dün akşam Deida onu sordu
"Ne yapıyor haber aldın mı? Bebeği oldu mu?" diye.
"Yok canım, bu yaşta ne bebeği? Hemde o kadar ciddi sağlık sorunları var kızın" dedim.
Bugün müsaittim ve aradım. Ne öğreneyim dersiniz?
Tam 55 günlük bir oğlan annesiymiş!
O kadar sevindim, o kadar mutlu oldum ki anlatamam!
Canım benim, hamilelikte 22 tansiyonla ve 400 şekerle mücadele etmiş. Yarı hamilelik hastanede yarı hamilelik evde yatarak geçmiş. 34 hf alalım demişler, istememiş. 39 hf doğum yapmış. Yine tiroid belasından ve şekerden yaraları tam iyileşmemiş ama o kadar mutluydu ki, herşeyi göze almıştı, bir evlat sahibi olabilmek uğruna!
Canım, Allah sizi bebeğinle birbirinize bağışlasın, çok uzun yıllar, çok sağlıklı yaşayın ana-oğul ve eşin! Güle güle büyüt bebeğini, Rabbim güzel kalbinde ne varsa sana tattırsın.

Nostalji 5- İdil Modası- 4 yaş

Bu sondu, bitti.
2009 yılbaşı
Gökçeada 23 Nisan tatili
Day'cımın yazlığında hortum jimnastiği
Kokoş hali
Teyzemizin başka bir kreasyonu
Tuna'nın 2.doğum günü
Kahve yaparken
Tokaç'la nam'ı diğer Garfield.
Barbie kolleksiyonun ortasında
Elif'le Calliou seyrederken
Prenses delisi
Gillicik davşan
Tek omuz modası

Demiştim değil mi? Prenses delisi
Deida'nın aldığı elbise

Combat etek-Hello Kitty
Çarıklar asıl adı ile Yemeniler taa Antep'ten el yapımı- Zerra'cım sağolsun
İlk Barbie elbisemiz
Homeboy
Aylin'in aldığı şort
Boyfriend Jean
Ariel
Tayt kombinasyonları
4.yaş günü
Ev hali
Park hali
Yazın park öncesiDeida'yla
Babanın doğum gününde

Nostalji 4- İdil Modası- 3 yaş

Teyzede
Ada'da
Rima'yla part bilmem kaç
Hala-Tuniş-Doğuş ve İdil

Toka kutusu
Yazlık'ta Elif'le
Tuniş'in ilk doğumgününde
Gökçeada feribotunda
Elif'le dans
Gökçeada feribotunda başka bir yolculuk
Balkon balesi
Babaanne yazlığında semazen
Day'cımın yazlığında Gencay'la bahçe sulama
Rima'yla Zuzu Cafe'de

Anneanne evindeki son günümüz
Ortaköy'de
Anneanne'nin küçük odasından ceee
Ece'yle salıncak keyfinde
Teyze'de kahvaltıda
Mayıs'ta balkon sezonunu açtığımızda
Rima'yla part 1
Rima'yla çoşarken part 2
Parkta Mehmet'le
Gökçeada'dan topladığımız deniz kabukları
Tuniş'e yürümeyi öğretirken