Potuk'un hastalığı

Ahh ahh!!!

Ne kadar yorgun ve üzgünüm dostlar bir bilseniz!!

Bizim sefil oğlan hastalandı. Geçen hatfa sonu 2 kez kustu. Ancak diğer kustuğu zamanlar gibiydi. İğrenç detaylar ama kusmuğu köpük köpüktü eskisi gibi. Sanki poposunu yalaya yalaya miğdesi bulanmış gibiydi. Salı akşamı İdil'i annemden alıp eve geldiğimizde kızın odasının kapısının önüne kakasını yapmış bulduk. Semih onu tuvalete çıkardığı için hemen halıyı sildim. Geldiğinde de kızmadım çünkü tam kakasını yaparken yakalamadığım için kızmam ona birşey ifade etmezdi.

Gece İdil uyandı, kalktım yanına gidip su verdim. O uyudu bende su içip geri yatayım derken baktım çorabım ıslak. Işığı açtım, bizim öğlan gene kaka yapmış. Bu sefer çağırdım, kakasını gösterdim, kızdım, oturma odasına kapadım. Saat sabah 04.30, ilk defa yatakta Potuk olmadan uyumaya çalıştım, bana deyen sıcak sırtı olmadan, yatakta dolanarak, kaşınarak, silkelenerek, yorganın altına girmeye çalışarak ya da yataktan inmek için küütt diye yere atlayarak beni uyandırmadan bir uyku uyuyayım dedim ama uyuyamadım. Sabah 05.45'te kalktık, kapıyı açtım baktım bu sefer balgam gibi kaka yapmış, hem de bir kaç kez...

29 Ekim'de traş olmuştu ve 2 gün sonra her yeri kabarmıştı. Hemen veterinere götürmüştük. Alerji demişti. Kaşıntıyı önleyici bir iğne vurmuştu, ertesi gün daha fena kabarmıştı. Sonraki gün ise kabarıklıklar geçmişti. Acaba dedim alerjiden mi yoksa kızı mı kıskandı yaptı. Sabah veterineri aradım, yemesi içmesi nasıl diye sordu. İyi dedim. O zaman kıskançlıktan yapmıştır dedi. O gün eve gittik baktım hiç yemek yememiş, dün de yemedi. Bir de gece otururken bir anda gözünün altındaki beyaz tabaka şişip dışarı fırlamaz mı???
Öleceğim Allahım! Nesi var oğlumun? Meraktan çıldıracağım.
Semih'e "sabah işe geç gidelim veterinere götürelim" dedim. Kızdı "vesvese yapma, kıskançlıktan yapmıştır, belki üşütmüştür. Cumartesini bekleyin ölmüyor ya" dedi. Ama Çarşamba ve Perşembe akşamları-sabaha karşı ve sabah kaka temizlemekle uğraştığım için dün işten izin aldım. Ta Gebze'den saat 13.00'te kamyona bindim (mal taşımak için kullandığımız) Şekerpınar'da indim, Gebze-Harem minibüsüne bindim, Malte E-5'te indim, merdivenleri tırmandım, E-5- Maltepe içi minibüsüne bindim, Maltepe'de indim para çektim, tekrar minibüse binip Dragos'a eve gittim. Evden Potuk'u aldım, taksi çağırdım, tekrar Maltepe'ye veterinerine götürdüm. Dönüşte taksi bulamadım, tekrar Maltepe içine indim, taksi ile Potuk'u eve bıraktım, tekrar minibüse bindim Ayşekadın'a anneme gittim. Saat 17.00 oldu tabii ben de helak oldum yorgunluktan!
Ama Potuk'un öyle ölümcül hasta olmadığını öğrendiğim için çok mutluyum ama gene de epey hasta. Midesini üşütmüş, ayrıca mikrobik sarılık olmuş, ayrıca gözü iltihaplanmış. Veteriner antibiyotik verdi, asit borikli su ve göz damlası verdi. 2 iğne yaptı hem antibiyotik hem de parazit sökücü (her ihtimale karşılık). Eğer başka bir problem yoksa Pazar'a kadar iyileşmesi gerekiyor. Pazar kontrole götüreceğiz. Sabah bende antibiyotiğini verdim, asitborikli suyla gözünü temizleyip damlasını yaptım. Gene yemek yemedi, eğer bugünde yemezse akşam serum bağlatmamız gerekecek. İnşallah yer...

Oğluma bir şey olmasın ne olur Allahım. O çok tatlı, çok iyi yürekli. Kız onun canını yakıyor, saçını çekiyor, kulağını çekiyor, kuyruğunu çekiyor yavrum sadece kaçıyor ısırmıyor, havlamıyor bile.. Ben de kıza cici yap kızım diyorum ama gene de pek anlamıyor.

Neyse ki kız dün gece saat 21.00'de yattı ve sabaha kadar uyudu!!! Allahım inanamıyorum deliksiz 8 saat uyku ne güzelmiş. Hele ki o yorgunlukta çok iyi geldi. İnşallah böyle devam eder.

Aklım hep Potuk'um da. Şifa ver Allahım kuzuma..

Dedim ve çok şükür kuzum düzeldi. İlaçlar iyi geldi. Cuma günü gece ben gelince yemek yedi, Esma ablamıza halıları silip kaldırmasını söylemiştim. Artık eve kaka yapmıyor kuzum. Yemekte yiyor. İyileşti çok şükür. Pazar kontrole gittik. Bugün akşama kadar antibiyotiğe devam dedi veterinerimiz.

ÇOK ŞÜKÜR ALLAHIM kuzum düzeldi