1 Aralık 2008 Pazartesi

İdil'in ilkleri

İdil'imizin ilkleri;

Eve geldikten sonra 4 günlüktü dayısı kızımın kulağına ezanla adını okudu, tabii bizimki gene ağladı
7 günlükken dayımıza ilk ev ziyaretine gittik. Yengemiz bize çok şık pembe, boncuk işli bir kesede 2 adet kalp şeklinde üstü bebekli çikolata 2 tane son derece kokoş şifon kurdeleye sarılı yumurta verdi. Göbek bağı düşmeden yıkanmaması gerekmiş bizde sabah akşam alkollü suyla sildik. Dayımıza gittiğimiz akşam altını değiştirirken göbek bağı düştü. Bizde yeğenime verdik. Gencay abisi İdil'İn göbek bağını okuduğu Beykent Üniversitesi'nin bahçesine gömdü. Gömerken arkadaşlarıyla kazdıkları yerin başında dua ederlerken bekçi onları görmüş ve ne oluyor demiş. Bizimki de "abi burda yatır varmış ona dua ediyoruz" demiş. Halen okulda muamma varmış yatır var mı yok mu diye
Ertesi gün yani 8 günlükken ilk banyosunu annemin tüm itirazlarına rağmen kucacım ve ben yaptırdık. Hiç zor olmadı hiç de ağlamadı. Halen İdil suyu seviyor ve aç değilse banyoda hiç ağlamıyor.

15 günlükken bebek mevlüdü okundu. Çok modern bir hoca hanım gayet güzel sesi ile ilahiler dualar okudu. Akrabalarımız ve komşularımız geldi. 40 kişiydik. Yemekleri kucacımın şirketine yemek yapan firma getirdi sağolsun. Et sote-pilav-ayran ve baklava vardı. Ayrıca akide şekerleri küçük kutuya koyulmuş halde kızımın adı da yazılı mevlüd şekeri dağıttık. Akşamda benim dayım ve ailesi geldi.

Kırkı çıkınca -38 günlükken- teyzem dualarla banyosunu yapıp kızımı kırkladı.

Şimdi gülmeye başladı, şarkı söylenmesini seviyor, saatlerce onunla konuşulmasını istiyor. Konuştuğumda çok dikkatle beni dinliyor, bazen gülüyor. Kızım aşkım bebeğim seni ÇOOOOOOOOOOOOOOKKKKKKKKKKKKKK seviyorum. Senin sevgin hiçbir şeye değişilmez.

Hiç yorum yok: