Cuma günü izinliydim, has arkadaşım 1 Nilgün'e bebek görmeye gittik has arkadaşım 2 Ece ile.
Bebekler yani yavru köpecikler inanılmaz güzellerdi. Kucağımızdan indirmek istemedik ama tabii Sonya'yı fazla üzmemek için biraz sevip kafeslerine geri bıraktık. Daha henüz yürüyemiyorlar, taşların üstünde vızır vızır kayıyorlar, çiş yapıyorlar, mıyk mıyk sesler çıkarıyorlar, annelerini emiyorlar ve uyuyorlar. Bazen birbirlerinin üstüne yatıyorlar. Mükemmeller kısaca. İdil kafesin yanına gitmek istediğinde Sonya onun önüne geçti. Kuzumun bebeklerine istemedende olsa zarar verebileceğini anladığından aşkıma izin vermedi. Bizde sohbet ettik, dertleştik. Ben İdil'in peşinden fazla koşmadım. Çünkü İdil bir Sonya'nın peşinde bir Nilsu'nun peşinde gezdi durdu. Sadece yemek yedirdim, bunun dışında epey uzun bir süre oyuncak mutfakla oynadı durdu.
Cumartesi evdeydik, ablam geziye gittiğinden gelmedi. Teyzemin çocukları eşleriyle çaya geldi, onlar gitti akşam Semih'le Deida'yı akrabasına para bırakmaya götürüp getirdik. Pazar kuzu 2 kez gündüz uykuya yatınca aynen yattım çünkü ne Cuma ne de Cumartesi uyumadı, sabah 07.00'de kalktı. Sonra ablamlar çaya geldi, sonra alışveriş, sonra yemek ve uyku. Ne çabuk geçiyor haftasonu!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder