Bu yazıda tatlıma..
Annecim, cuma akşamı dayıcı ve Zeya (Zehra) geldi, sen onları çoooook özlemiştin, kapıda görünce koşarak kaçtın, ellerini de çırpıyordun. Sonra Gencay abi'nde geldi, keyfine diyecek yoktu. Dayıcı seni şımarttı,bu arada sıcaktan üstünü çıkarınca sen dayıcıdan korktun, önce bana geldin yanaştın, sonra Zehra'nın gömleğini alıp dayıcıya verdin giysin diye.
Cumartesi teyzen tatilden döndü bize çaya geldi, sonra eniştende geldi 15 gündür bizde konuk olan muhabbet kuşları "Minik"i eve götürdüler. Sen çok üzüldün, "teyz, mini geti" (Teyze Minik'i getir) dedin durdun. Akşam çarşıya gittik, babana evlilik yıldönümü hediyesi spor ayakkabı aldım, sana oyuncak koyman için çekmeceli sepet aldım, kullanmalık tabak ve çatal takımı aldık, Allah'tan baban eve gelmişti de o bizim yanımıza gelip taşımaya yardım etti.
Pazar klasik sabah Potuk'lu yürüyüş, alışveriş,uyku derken babanda Potuk'u traşa ve veterinere götürdü aşıları için. O geldi, sen uyandın, dayınlara Gencay'ın doğum günü için gidecektik ama sular kesikti, duş alamadık. Neyse bekledik sular geldi, sevinçten Deida ile birbirimize sarıldık. Hızla duş alığ dayına gittik. Orda Zekoş'un kardeşleride vardı, sen de biberonunu kırdın, akşam eve dönerken sana Toyiki'den biberon aldık, sonra seni uyuttuk ve bende yorgunluktan sızdım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder