1 Aralık 2008 Pazartesi

Babamız artık 43 yaşında

Süprizi tabii ki sonuna kadar koruyamadım. Dilim durmaz ki! Daha doğrusu kucacımın kuzeni olacak "şerefsiz" - bizi uzun zamandır ziyaret etmiyor diye- bir gün önceden arayıp "yarın ne plan var" dediği için, biz unutmuş gibi yapamadık. Deida Tsira pastayı Cuma gecesinden hazırladığı için Cumartesi ablam ve annem ve Deida ve kuzucukla simit-çay-peynir-muhabbet durumundaydık. Kuzucuk öğlen "baba-baba" dediği için babamızı telefonla arayıp "mutlu yıllar" şarkısı söyledik. Akşam ablamlar gitmedi, lahmacun yedik. Abimler Ankara'daydı. Babamız işten geldi, halamız akşam geldi, epey karnı büyümüş. Halamızda hamile, 7 aylık. Haziran'da bebeğimiz- oğlan- doğacak.
Halamız bize elbise ve t-shirt almış. Eniştemizde Fenerbahçe terliği! Tabii babamız hiç ses çıkarmadı ama sonra "bu terlikler giyilmeyecek" dedi
Gencay'da geldi, fakat halamız kapıdan girerken "ayyy halasının kuzusu" dediği için bizim zilli 15 dakika bana yapışıp ağladı. Sonra etekli haliyle gönülleri feth etti, sonra kıyafet değişti, sonra çeşitli numaralar vs. Hiç tantana yapmadan uyudu ama 7 kez kalktı. Bende o yattıktan sonra "Yaşamın Kıyısında"yı seyrettim. Fatih Akın'ın bütün filmlerini beğeniyorum, hele "Duvara Karşı"ya bayılmıştım. Neyse kuzu sabah 07.00'de tamamen "uyandı". Babamızı kaldırdık, babamız Potuk'u tuvalete çıkardı, biz kahvaltıyı hazırladık, hep beraber kahvaltı ettik, oynadık, kuzu tekrar yattı, onla beraber babamızda yattı. Sonra eve gidip birşeyler aldık, bu arada balkonda gölge veren o güzelim incir ağacımızı kesmiş eşek herifler. Çok üzüldüm, şimdi ne yapmalı bilmem!...
Sonra alışverişe gittik, sonra balık alıp eve geldik. Dayımız akşam balık yemeğe bize geldi, şimdi gene iş.. Bu hafta Perşembe'ye kadar "Sivil Savunma" eğitimi alıyorum. Çok faydalı oluyor.

Hiç yorum yok: