Zavallı dayıcım ve Zehra'cım bizi 23 Nisan tatiline güzelim sakin Gökçeada'ya davet ederken başlarına neler geleceğini tahmin edemediler.
Zavallı meleğim ablam'da bu kadar olacağını düşünemedi.
Herşey güzel başladı. Ada'ya varışta "Yaşasın artık Gökçeada'da yaşayacağımmm" diyen zilli böceğimiz kendini aştı!
Ada'nın huzurlu , sessiz, sükunet akan sokakları ennn baritonundan VUAAA'larla doldu taştı.
Sebepler mi?
Kucağımda taşınmak istemesi- karşılık olarak babasının kucağına alması
Telefondan aynı şeyi 101.858'inci kez seyretmek istemesi
Yemek yemek istemesi ancak çiğnemek istememesi
Kendi başına merdivenlerden en az 30 kez inip çıkarken zıplayarak inmek istemesi
Askeri bandodan korkması
vs vs vs
Yemin ediyorum 45 dakika aralıksız ağladı. Bende kendi haline bıraktım ancak köye kafa dinlemeye gelen insanları da huzursuz edince yumuşayarak ikna etmeye, dikkatini dağıtmaya çalıştım. HİÇBİR İŞE YARAMADI. Kızmak ağlamaları daha arttırdığından çözüm olmuyor.
Gariban turistler kızım sussun diye etraftan çiçek, böcek getirdiler ve nihayet biri yavru kedi getirdi ve susturabildik.
Dönüş yolunda daha totomuz yer görmeden kendimizi güverteye atmamızı istedi. O sırada temizlik vardı, bende "temizlik bitsin çıkarız" demek gafletinde bulundum. Bu da bana 30 dakika boyunca hiç susmadan "ama ben burdan göremem" demesine sebep oldu. Yolculardan yaşlı bir bey susturmak için "ne görmek istiyorsun" dedi, o hala "göremem" dedi durdu. Başka yerlerden dalgaları izleme tekliflerin "ordan göremem" laflarıyla kesildi. İçerdeki herkes rahatsız oldu.
Sonra yaşlı bey "çok kuvvetli bir karekteri var" diye kibarlık etti. Asıl kast ettiği "küçük bir keçi" olduğuydu.
Oysa bakın Ada'da neler yaptı?
Keçi-köpek-koyun-kedi bilimum hayvanları ve yavrularını sevdi
Papatya tarlasında gezdi
Taş topladı
Denizden kabuk topladı
Sakin köylerde sakızlı dondurmalar yedi
Dayısının bağında piknik yaptı
Bahçede kahvaltı-mangal keyfi yaptı
Kendine hediyeler aldırdı
Sümüklü çingene çocuklarına sarıldı
Bir astsubas kızıyla oyunlar oynadı
Ama o yine de mutsuz ve gergindi. Bu durum eve gelince devam etti.
Zehra'cımın doğum gününü bile ağız tadıyla kutlattırmadı.
Zekoş'um nice nice yıllara! İyiki bizimlesin! Seni çooooooookkkkkk seviyoruz!
5 yorum:
Niye bu kadar tanıdık geliyor yazdıkların :)
bizimki dün çekmeköy-beylikdüzü arası 70km.yolu araba kullanacam diye ağlayarak geldi. Sanırsınki daha önce araba kullanmış hani anasının karnından direksiyonla doğmuş. Nereden geldiyse aklına..
Nasıl bu kadar süre ağlayabildiğine şaştım :)
Ben de sizi seviyorummmmmm.Hem de çokkk..
ama fotolar süperrr :)
bizde de durum farklı değil.. içini rahatlatır belki, bilesin bu yaş grubu böyle.. belki de yeni nesil böyle demeliyim.. Egemen de her ne yapsak nereye gitsek burnumuzdan getiriyor..
Bahar'cım daha neler göreceğiz biz bu zillilerle? Öptük sizi.
Zerra'cım öppptük:)
Belkıs, o fotolara Allah'tan içimizde kopanlar yansımadı:)DD
Gülcan içimi ferahlattınız Bahar'la beraber. Ne zaman bu dönem biter acaba? Merakla doğum haberini bekliyorum. Hayırlısı ile kızına kavuşursun inşallah. Allah yardımcın olsun canım.
Yorum Gönder