8 Nisan 2010 Perşembe

Disneyland'a götürsem kurtulur muyum?

Allah'ın sopası yok! Senmisin sevgi böceği olup 100 madde yazan! Çocuk kısmı anında o 1oo maddeni örtecek, derinlere gömecek, eline bıçağı alıp kendini doğramana neden olacak 1001 madde yaratıverir! Yarattı mı peki? EVET!

Deida'sı geldiğinden gripliydi, tabii aşk içinde koyun koyuna uyumakla bu grip bizimkine de geçti. Sonra düzeldi ama sesi bir garip. Genizden geliyor. Biraz bekledim, baktım düzelmedi, izin alıp doktora götürdüm. O gün sabah bankada işimiz olduğundan dervişte izinliydi.
Bayılıyorum doktor seven çocuklara! Benim kızım yabancı birinin ona dokunmasından hiçbir şart altında haz etmez, dolayısıyla doktor sevmez. Eh birde 3-4 ay evvel burnunu sehpanın sivri köşesine gömdüğü için aklımda "acaba kıkırdak deforme olup burnunu mu tıkadı" soruları dolaşıyordu. Sabah annemi kontrol için doktora götürdük, ablam meleğim onun doktor işini halletti, biz bankaya gittik, geldik, annemleri doktordan alıp eve götürdük, İdil'i alıp KBB doktoruna geldik.
Tabii "bakmasınlar bana",
"benim burnuma kamera sokmasınlar",
"Gidelim burdan"lar başladı. Zorrla içeri soktum. Tabii derviş hemen kapının önünde sigara içmeye sıvıştı. Neyse ağla-bağır kollarımla-bacaklarımla onu zapettim. Burun normal, bir kulakta iltihap, geniz eti büyümüş! Haydaaa, alerji olabilir, bazende geniz eti kendiliğinden büyüyüp küçülebilir dedi doktor, ilaçlar, tabii burun damlası verdi. Bizim hatun damla sevmez ki, gene de 3 kişi tutup damlaları yapabiliyoruz. Bu pazartesi kontrol var, eğer düzelmezse geniz etini alacaklarmış. Hiç istemiyorum, çünkü ilk kez kulağında problem çıktı, gece horlamaz ve ağzı açık yatmaz.
Bu burun damlaları bizi yeteri kadar germişken, haftada tek seyrettiğim dizi Canım Ailem'in günüydü dün. Öncesinde apar topar yemek yiyip onunla oynamıştım. Tam 1 saat bilgisayarda oynadık. Şu aralar Disney Prensesleri Geçit Töreni manyağı olduk. Sürekli Disneyland'ın aktiviteleri, Prenseslerin Geçit Töreni seyrediliyor. Birkaç videoda çinli bir küçük kız var, aynı İdil. Saçları, gözleri! O'da bu kızı "bunun adı İdil olsun" diyerek sürekli seyrediyor.
"Pamuk Prenses İdil'e sarılsın'ı aç annesi"
"Mickey'le İdil tanışsın annesi"
"Sincaplar İdil'in saçını sevsin annesi"
Dün hepsi yapıldı. Fakat Samim'in başlamasıyla İdil'in ağlaması da başladı. Saat 20.15 civarı.

"VUAAAAAAAAAAAA, Seyretmeyin Samim'i!!!!Ben sevmiyorum Samim'iiiiiiii!"
"Ama kuzum haftada 1 dizi seyrediyoruz, hadi sen hamurlarını getir onlarla oynayalım, bizde diziyi seyrederiz"
"Hayyyyyyyyırrrrrrrrrrr"
"O zaman legoları getir, şato yapalım"
"VUAAAA, istemiyorummmmm"
"Kraker ye istersen"
"İstememmmmm"
"Ne istiyorsun peki?"
"VUAAAAAAAA, ne talihsiz bir çocuum benn!"
"Neee??" Bu arada dayanamayıp gülüyoruz Deida'yla. Zaten derviş daha ilk vua'da kaçtığı için o şanslı.
"Gülmeyin banaaaa VUAAA"
Kafayı halıya gömer, ulumayla karışık ağlar.
"Annecim bebeklerini getir, onlarla oynayalım. Kıyafetlerini değiştiririz"
"Hayııırrrr, olmazzz"
Deida gidip bir koca sepet oyuncağını getirir, kuzu bir yandan ağlayıp bir yandan sepeti halıya boşaltır. İçinden 1 Barbie alır, yere atar, tam gaz ağlamaya devam eder.
"VUUUUUUAAAAAAAAAA"
Orta sehpa çekilir, koltuk minderlerinden ev yapılır
"Hadi gel evde oturalım"
"VUAAAAAA, istemem ben ev!"
"Ne istiyorsun peki?"
"VUAAAAAAAA"
Bu arada yeminle ses tonum HALA sakin! İçimden çocuğu kapıp camdan atmak, duvara fırlatmak veya kendimi dilim dilim doğramak geçiyor!
"Toka verrrr bana!"
"Hayır veremem. Çünkü onları da yere atıp oynamadan dağıtacaksın. Bak orda bir sürü oyuncak var yerde, gel onlarla oynayalım. Bebekleri otutturalım"
"Hayıııııııırrrr VUAAAAAAAA TOKAAAAAA VERRRRRRRRRRRR"
"Olmaz annecim"
Bu arada Deida'ya gider, içli içli ağlar, ağlar, ağlar. Ondan ses çıkmayınca anneannenin yanına gider. Onu elinden tutup salona getirir. Gözünden boncuk boncuk yaşlar akmaktadır. Ter içindedir ve nefesinden her an kusmasının yakın olduğu bellidir.
Anneanne sorar
"Neden ağlıyor bu?"
"Dövdük, ondan" diyorum.
"Canım dövmemişsinizdir de neden ağlıyor?"
"Tokaları istiyor"
"Verin o zaman"
"Olmaz, oynamıyor anne, yere atıyor"
"Atsın canııımm çocuk o!"
"Yok anneannesi atmasın. Başka şeyle oynayalım"
Kuzu bu arada HALA ağlamaktadır.
Tepem atar ve montu giyip ayağıma ayakkabıları geçirim. Anahtarı alıp biraz sokaklarda yürümek ve ağrıyan başımı dinlemek istiyorum.
Deida sanki ben ona kızmışım gibi
"Gitme canuuumm, ne oldu ki şimdi " diye söylenir.
Anneanne
"Nereye gece gece?" diye sorar.
Potuk onu tuvalete çıkaracağım zannedip üstüme atlamaktadır.
İdil zillisi de bu arada "VUAAAAAAAA" diye böğürmektedir.
Kapıyı kapatıp apartmandan çıkmak için otomatiğe bastığımda bütün apartmanda kızımın sesinin çın çın çınladığını duyarım. 10-15 saniye deriiiiiiiiin derin nefes alıp tekrar içeri girerim.

Kapıyı açmamla koşup bacaklarıma sarılır. Saat 21.30!

"Bi daha yapmiycam annecim, söz veriyorum"
"Tamam kızım" (sakin ses tonu)
"Hadi hamurları getir bana annecim" (annesi- annecim'e dönmüş, YALAKA!)
"Demin neden istemedin?"
"Annecim, beni Disleylanda götürü müsün? Ben Mickey'i çok seviyorum, sincaplar saçımı sevsin, prenseslerle dans edeyim, Ariyel bana kuyruğunu sallasın hı?"
Götürsem sizce kurtulur muyum-muyuz bu krizlerden?

Bu arada sadece o değil, Potuk'ta kulaklarından muzdarip. Garibimin yelken kulakları hava almadığından o da iltihaplanmış. Onun da sabah akşam damlaları var. Ama yakışıklı oğlum hiç direnmeden yaptırıyor. Ayrıca ağız kokusunu önlemek için sabah- akşam spreyi, gözünün temizlenmesi vs.
Ana olacağına!

7 yorum:

Belkıs dedi ki...

talihini iyim ben senin emi bilmiş cadıı

SMİLENA dedi ki...

öncelikle çok geçmiş olsun.damla sevmeyen bir böcük bizde de var.umarım çabucak iyileşirsiniz.konuşmalarınıza bittim yaaav.
annesi sen bu prensesi artık disneyland te götür..ne çok seviyor.ara ara takılıyorlar öyle bir kahramana.efe de yapmıştı bunu hiç kurtulamıycak sandık ama dün eski tutukusu ninjalardan birini gösterince bakmadı bile.geçici yani bu hevesler...

çok öpüyorum sizi .umarım herşey yolundadır canım arkadaşım

Unknown dedi ki...

hemen ameliyat filan derlerse Ayşencim sakn sakın...
Rengin e toplam beş doktordan ikisi ameliyat dedi üçü demedi biz o üçünü dinledik ki biz 8 ayda 10 kutu antibiyotik bitirmemize rağmen...
bu arada biz anneler hakkaten ne kutsal varlıklarız bu kadar sakinlik bu bıcır kızlara karşı :)

Hande dedi ki...

Çok çok geçmiş olsun öncelikle,
sonra biz annelere allah sabır versin, sonra da potuk'a geçmiş olsun :)
Sevgiler

meltem dedi ki...

canım benim bizim de niyetimiz var istersen çocukları alıp gidelim beraber:))
çok geçmiş olsun idilime umarım ilaçlarla düzelir ve ameliyata gerek kalmaz bu mevsimde allerjikler rahatsızlıklar çok oluyor umarım hemen geçer
öp benim için çakma prensesi:)))
bi çakma da bizde var biliyosun

annesiningülü dedi ki...

Ayşen tebrik ediyorum sabrından dolayı :) bizimkide böyle ama ben hemen pes ediyorum ne isterse yapıyorum. kötü biliyorum ama hiç sabrım yok ya :( ameliyat içinde birkaç doktor yada bir müddet daha bekleyin isterseniz. umarım olmaz.
İdil'i ve seni öpüyorum. Disney'e giderseniz haber verin :)

aysencifci dedi ki...

Belkıs'cım annemin bir lafı var "bunlar bizi dereye susuz götürüp, susuz getirirler" kızlar çok cimcime
Semra'cım çok şükür atlattık. Disneyland'a ben gitsem deliririm kesin:)
Funda'm geçti çok şükür. Öpüyorum.
Hande'cim çok teşekkürler.
Meltem yapalım vallahi! Ben ön araştırma yapıyorum, seneye finansman tamamlayıp kocaları ekip çakma prenseslerle biz gidelim.
Bahar'cım seneye? Ne dersin? Öptükk