Bu blog aslında myspace'teki blogumuzun buraya taşınmış halidir. Kızıma hamileyken yazmaya başladım, kızım şu an 5.5 yaşını bitirdi. Aşkım,herşeyim kuzum için bu yazılar, sizde okuyup beğenirseniz ne mutlu bana... Tüm annelere,tüm bebeklere,tüm çocuklara,tüm kadınlara,tüm insanlara sevgiyle,dostlukla
7 Haziran 2009 Pazar
Tuvalet eğitimi- 1.Gün
Bizim zilli biberon mamasını 3 aydır kendiliğinden bıraktı, söylemeyi unuttum sanırım. Bir kaç gün istemedi, içmedi, sonra biz "bitti mama" dedik, bir kaç gün sonra unuttu ve mamalı hayatımız bitti. Şimdi masal dinliyor, elimi tutuyor, ayıcığını elliyor ve kendini ordan oraya atarak uyuyor.
Yaz geldi, halılar yıkandı, büyük olanlar yıkamacıya verildi. Aklımızda hep tuvalet eğitimi, ha bugün ha yarın diyerek. Cumartesi ablama kahvaltıya gittik, ordan Maltepe Çarşı'yı turladık. İdil'e yeni Barbie filmleri aldım, tam 4 tane! Bebeği yok ama filmlerin hepsi var...
Ablacım bize elbiseler aldı, evdeki kumaşlarından kendimize gömlek siparişi de verdik ve eve geldik.Pazar sabah 07.00'de kalktı, hemen yanına gidip zorrrla tekrar 1 saat daha uyuttum.
Daha geceden tadı damağında kalan Barbie'leri seyretti. Alışverişe gittik, geldik, gene zorrrla uyuttum. Kalktığında saat 16.15 civarıydı. Kısa bir konuşma yaptım.
"Annecim, sen artık büyüdün, sana göre bez yokmuş, bugün satın alamadık. Kaç yaşında dediler, 2.5 dedim, o zaman veremeyiz dediler. Artık sen ç.şini-k.kanı tuvalete yapacaksın, k.lot giyeceksin"
Başını salladı, "tamam" dedi.
İstediği Ariel'li k.lotu giydirdik. Barbie filmleri açıldı, baba güzellik uykusuna yattı. Ben kanaviçe tablo işlerken, annem Barbie'leri seyretti, Deida yemek pişirdi, bu arada sürekli "ç.şin var mı?" diye sorduk, yok dedi. 2 kez ufacık ıslattı çamaşırını. Bu arada ıslatırken panik halde "ç.ş" diyor, kalkıp tuvalete oturuyor, istemiyor, lazımlık alıp geliyoruz, onu da istemiyor. Tuvaletini bir türlü salmıyor. Yemek için balkonda oturduk, hanım altında birşey yok, lazımlık sofranın yanında habire mızıldanıyor "anne kucağına", alıyorum ama tuvalet sıkıştırıyor, gene oturtuyoruz lazımlığa, gene mızıldanıyor, bir damla ç.ş..
Kuzum sıkıntıdan ter içinde, benim midem üzüntüden habire asit salgılıyor, bende terliyorum...."Hadi kuzum, afferin benim kuzum, tabii ki ç.ş buraya yapılacak annecim, korkma, ben yanındayım, tut elimi, sarıldım bak sana vs vs " nidalarıyla 16.30'da başlayan ç.ş harekatı kendini daha fazla tutamaması nedeniyle odasında lazımlığa saat 20.15'de koyvermekle sonuçlanıyor. Bu arada bütün kitaplar nerdeyse okundu!!
Alkış, tebrik gani!! Hatta o kadar bir gürültülü tebrik ediyoruz ki baba kalkıyor uykudan. Uzaya astronot yollasam kendimle bu kadar gurur duyardım.
"Hemen Barbie almaya gidelim " diyorum, o kadar seviniyor ki anlatamam!
Arabaya doluşup Barbie almaya gidiyoruz ama piknikçilerin kalabalığından trafik tıkanınca arabaya koyveriyor, üzülüyor ama biz teselli ediyoruz.
Migros'a girince koşmaya başlıyoruz ana-kız. İlk Barbie'mizi alacağız (BENDE!)..
Reyonda çakma Barbie'ler var, bese'min gözleri ışıl ışıl. Elleyemiyor bile, sadece hayran hayran bakıyor.
"Seç annecim istediğini" diyorum, en dandiğini beğeniyor.
"Aaa, İdil , bak bu daha güzel gibi annecim, bunu alalım mı?" diyorum
"Hı hıı" diyor.
Tabii durmuyor bu gönül
"Annecim, bir tane de sana baban alıcak, seç bakalım" diyorum.
Deida "Bir tane de ben alacağım kızıma" diyor.
Elinde tutmaya çalıştığı 3 Barbie, p.posunda bez yok!! Rüya gibi Allah'ım!!!!
Barbie'lerin yanında hep gözümün kaydığı çakma Croc'lardan da en nihayet ayağına uyan birini bulup onu da alıyoruz.
Arabada Barbie'lere hayran hayran bakıyoruz, eve gider gitmez anneanneye gösteriyoruz.
Potuk heyecanla koklamaya çalışırken Barbie'leri bir iki sinirli tekme savuruyor ve "senin diiil bunnarrr!! Benimmmm!!" diye bağırıyor.
Gene çiş vs diyor ama tutuyor yapmıyor. Bu arada telefonla teyzemize müjdeyi veriyoruz, o da
İdil'i telefondan tebrik ediyor. Bir Barbie'de o alacak!!
Lazımlıkta ellerinde Barbie'ler, yeni Barbie filmlerini gözünü kırpmadan seyrediyor.
Gece bağlamayalım diyoruz.
Alıştırma k.lotu giydirip yatırıyoruz. Gece 01.00'e saati kuruyorum ama uyumak ne mümkün?
Saat çalmadan rüyamda tuvalet görürken kalıp yanına gidiyorum.
Tuttuğu onca ç.ş salınmış, ıslak çamaşır...
Güya uyandırmadan bez takalım derken uyanıyor ve korkuyor. Yarım saat ağlıyor.
Baba kızıyor bana, söyleniyor, anneanne "ne oldu ateşi mi var" diye üzülüyor. Deida yatağı değiştirirken ben kendi kendime küfür ediyorum. Zaten hep sabah kalktığında bezi doluyken ne akla hizmet bezi çıkarıp yatırdım sanki!!!
SALAK AYŞEN!!!
Günün sonunda 5 k.lot (4'ü az ç.şli, biri çok ç.şli), 4 şort, 1 araba arka koltuğu ç.şli.
Lazımlıktaki çiş miktarı taş çatlasa küçük çay bardağı kadar...
Arkası yarınn..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Etiketler
- anne'nin kitaplığından (3)
- Biz (40)
- Günlük yaşam (13)
- Hamilelik (2)
- Hayatımız (bazen B.ktan (153)
- idil'in kitaplığından (7)
- İdil'li günler (271)
- Potuk'lu hayat (21)
- Seyahat (4)
3 yorum:
Olucak o kadar Ayşenciğim gece için şimdilik erken ama...boşver geceyi sen gündüze bak:)
Tebrık ederım...bir dolu barbısıede olmus ucmusdur mutlulukdan herhalde:)
Pes etmek yoook devam edin devaam:):)
Çok öpüyorum herkese selamlar !
Aşkolsun ama bize niye haber verilmedi hııııı ? Ailecek bekledğimiz büyük an gerçekleşmiş ve biz unutulduk ha? İki tane Barbi de biz almayacak mıydık? Küstük :(((
Aşıkımı seviyoruz :))
Ebru'cum teşekkürler, wallahi sizi pek bir özledik, şu işi oturtalım balkonunda çay içmeye geleceğiz..
Zekoş'um telefonda da söyledim ya, sadece 1 çiş bıraktı, koşup Barbie aldık,teyzeyi aradık, yemek yedirdik, yatırdık, bu arada kazalar olunca teşvik eder gibi sizi aramak istemedik.
Bizde sizi çokkkkk çokkkk çokkkk seviyoruz.
Yorum Gönder